Son dönemde, ülke genelinde hacizli araçların yasa dışı bir şekilde yeniden tasarlanarak satışa sunulduğu iddiaları gündeme bomba gibi düştü. Olay, İstanbul'da bir grup girişimcinin haciz işlemi yapılmış araçları satın alarak, onları çeşitli şekillerde modifiye edip, piyasada rağbet görecek araçlar olarak pazarlamaya çalışmasıyla ortaya çıktı. Bu durum, yalnızca dolandırıcılık iddialarını beraberinde getirmekle kalmadı, aynı zamanda araç alım-satım işlemlerinde güven problemini de derinleştirdi.
Söz konusu dolandırıcılık şebekesi, işin kolayına kaçarak, haczedilmiş araçları aldıktan sonra onları modifiye ediyor. Örneğin, aracın dış görünümünde yapacakları basit değişiklikler veya içerideki bazı parçaları değiştirmek suretiyle, bu araçların hacizli olduğu bilgisi gizleniyor. Araçların içini yeni döşemeler ile kaplayıp, motor sistemlerinde de basit ama etkili değişikler yaparak, alıcıların dikkatini çekebilecek hale getiriyorlar. Ancak, satın alınan araçların hukuki bilgisinin sorgulanmadığı durumlarda, alıcılar dolandırıcılık mağduru haline geliyor. Böylelikle, alıcılar, oluşabilecek her türlü sorumluluktan uzaklaştırılmış oluyor.
Bu yasa dışı faaliyetlerin ortaya çıkmasıyla birlikte, emniyet güçleri harekete geçti. İstanbul Emniyet Müdürlüğü, ilgili suç duyurularını değerlendirerek bir operasyon başlattı. İlk aşamada tespit edilen birçok kişiye yönelik gözaltı işlemleri gerçekleştirildi. Yapılan soruşturmalarda, söz konusu dolandırıcılık şebekesinin ne kadar geniş bir ağa sahip olduğu, nasıl organize oldukları ve mağdur sayısının ne kadar yüksek olduğu belgelerle ortaya kondu.
Yetkililer, bu tür dolandırıcılık olaylarının önüne geçebilmek için, vatandaşlara da büyük görev düştüğünü vurguluyor. Araç satın alacak kişilerin, mutlaka aracın geçmişini sorgulamalarını ve gerekli belgeleri talep etmelerini öneriyor. Araç satın alırken dikkat edilmesi gereken hususlar arasında, aracın plaka üzerinden sorgulanması, Tüvtürk muayene kaydının incelenmesi ve anahtar teslim belgesi gibi resmi belgelerin varlığının kontrol edilmesi yer alıyor. Özellikle haciz kaydı bulunan araçların alımından kaçınılması gerektiği belirtiliyor.
Sonuç olarak, hacizli araçların yasa dışı yollarla yeniden tasarlanıp satışa sunulması, dolandırıcılık iddialarıyla birlikte birçok bireyin mağdur olmasına neden olmuştur. Emniyet güçlerinin olayla ilgili başlattığı operasyonlar, bu tür suçların önüne geçme çabalarının bir parçası olarak değerlendiriliyor. Unutulmamalıdır ki, bu gibi dolandırıcılık girişimlerinden korunmanın en iyi yolu, alım satım süreçlerinde dikkatli ve bilinçli olmaktan geçiyor.